Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de 11-22 Kasım 2024’te düzenlenen COP29’da iklim kriziyle mücadele bakımından önemli kararlar alındı. Bu kararların başında gelişmiş ülkeler tarafından gelişmekte olan ülkelere 2035 yılına kadar yıllık 300 milyar dolar iklim finansmanı sağlanması yönündeki bağlayıcı olmayan beyan gelmektedir. Dolayısıyla iklim finansmanını konu alan sözleşmeler hukuk tatbikatında git gide daha yaygın hale gelecektir.
COP 29’da alınan diğer bir önemli karar ise karbon piyasalarına ilişkindir. İklim krizi ile mücadelede karbon denkleştirme sistemi önemli bir enstrümandır. Karbon denkleştirme sistemi ile atmosfere salınan sera gazlarının nötrleştirilmesinde özel sektörün de inisiyatif sahibi olması sağlanır ve özel sektör bu bakımdan teşvik edilir. Ancak karbon denkleştirme sisteminin yaygınlığının artması için karbon denkleştirme faaliyeti neticesinde üretilen sertifikaların piyasada alıcılara daha hızlı ve güvenli sunulması gerekmektedir. Bu noktada düzgün işleyen karbon piyasalarının varlığı önem arz etmektedir.
Bakü’de düzenlenen COP29’da Paris Anlaşması’nın 6. Maddesi kapsamında uluslararası karbon piyasalarını düzenleyecek kurallar üzerinde uzlaşmaya varılmıştır. Böylece karbon kredilerinin uluslararası piyasalarda alımı ve satımı kolaylaşacak ve sera gazı emisyon hedeflerine ulaşılması için karbon denkleştirme faaliyetlerinin devam ettirilmesi bakımından özel sektörü teşvik eden bir sistem kurulmuş olacaktır.
Bununla birlikte karbon kredilerinin alımı ve satımında birçok hukuki risk varlığını sürdürmektedir. Bu risklerin başında üretilen karbon kredisinin sigortalanıp sigortalanmadığı gelmektedir. Zira karbon kredileri de aynı tahviller gibi henüz üretilmemiş fakat üretileceği taahhüt edilen bir değerin satışını konu alabilir. Başka bir deyişle henüz denkleştirilmemiş fakat ilerideki yıllarda denkleştirilmesi planlanan karbon emisyonu için de karbon kredisi üretilerek satılabilir. Bu noktada yatırımcıların, satın aldıkları sertifikadaki taahhütleri iyi incelemesi ve sigortalanıp sigortalanmadığının ayrıca kontrol edilmesi faydalıdır.
COP29’da alınan kararlar, iklim kriziyle mücadelede önemli adımlar olarak görülse de hukuki bağlayıcılık ve uygulama mekanizmaları konusunda hala belirsizlikler taşımaktadır. Özellikle iklim finansmanı ve karbon piyasaları konularında daha net ve bağlayıcı düzenlemelere ihtiyaç duyulduğu bir gerçektir.
10-21 Kasım 2025’te Brezilya’nın Belém kentinde düzenlenecek COP 30’da daha somut düzenlemeler üzerinde mutabık kalınması iklim finansmanı ve karbon piyasalarını daha işlevsel hale getirecektir.
Dr. Yavuz Can Aslan